banner392

CHP’lilerin neden HAYIR dediği Pamukova da anlatıldı.

16 Nisan Anayasa Referandum öncesi sahaya eski ve yeni milletvekilleri ile inen CHP liler Pamukova da 24 dönem Adana Milletvekili Ümit Özgümüş ile kapı kapı gezerek anlattılar.

CHP’lilerin neden HAYIR dediği Pamukova da anlatıldı.

 Pazartesi günü başlayan Referandundam CHP neden HAYIR diyor gezisinda Salı günü mekece ye davetli giden Pamukova ilçe başkanı ve ilçe yönetimini ile birlikte giden Ümit Özgümüş mekece köy kahvesinde dinlemeye gelen vatandaşlara hitap etti.

Kahvede kendilerine hazırlanan masada mikrofonsuz olarak İlçe Bşkanı Ali Teke nin yaptığı açış konuşmasından sonra Ümit Özgümüş  neden  hayır denmesi gerektiğini ayrıntıları ile anlattı..

İŞTE O KUNUŞMA METNİ VE KONUŞMANIN TAM VİDEOSU

Açılış Konuşmasını İlçe Başkanı Ali Teke yaptı.

“Anayasa Refedardumu yapılacak. Bu referandum da önümüzdeki on yıllara saih olacak bir yönetim şekline EVET veya HAYIR diyeceğiz hepimiz. Bizler çocuklalırımızın, torunarımızın geleceği için onlara karşı olan ödevlerimiz ve görevlerimiz için ve siz değerli yurttaşlarımızın olan vijdani sorumlulğumuz gereği bu akşam buraya tercihimizin neden HAYIR olduğunu ifade etmek adına geldik.dedi ve milletvekiline tanıttıktan sonra

Adana Milletvekili Ümit Özgümüş ise Neden Hayır demeleri gerekitiğini ise şöye anlattı.

“ Ben buraya Adanadan geldim. Daha önce birçok Sivil Toplum Örgütünde görev yaptım. 40 Yıldan beri gece gündüz ülkeme, çocuklarımıza, çocuklarımızın geleceğine birçok proje yapmaya çalıştım. Bu toprakların bir sevdalısıyım. Bundan sonraki süreçte de çocuklarımızın, ülkemin özgür biçimde olmasını düşündüğümden Adana dan kalktım buraya geldim. Sizlerle düşüncelerimi paylaşmak istedim.

Önümüzde oylanacak bir anyasa var.

‘BU ANYASA DA TAM 300 YIL GERİYE GİDİYORUZ.’

Yasama, Yürütme ve yargıyı ortadan kaldırıp, Yasamayıda, yürütmeyi de, yargıyıda bir tek kişiye bağlıyoruz. Bunun izmi BAŞKANLIK SİSTEMİ, Her ne kadar ismi yumuatılmaya kalkıp, ismi CUMHURBAŞKANI da olsa bu bur başkanlık sistemidir.

EĞER EVET ÇIKARSA;

Eğer bu anayasa geçerse, biz millet olarak sadece bir tana başkan seçiyoruz. Ondan sonra işi bırakıyoruz. Biz başkanı seçiyoruz, ondan sanraki devlette ülkede her şeyi o başkan seçiyor. Yardımcılarını seçiyor. Bakanları seçiyor. Hükümeti oluşturuyor. Yüksek Yargı üyelerini seçiyor. Hakimleri, savcıları, üst düzey yöneticileri, büyük elçileri, emniyet müdürlerini ve her şeyi o seçiyor. ‘

‘MECLİSİN YASA ÇIKARMA GÖREVİNE DE O ORTAK OLUYOR’

Mecliste bir yasanın çıkarılması için günlerce, gecelerce uğraşılırken eğer bu yasa geçerse sadece o dönemde, (şimdiki cumhurbaşkanından bahsetmiyorum) Çünkü kenside söylüyor bized söylüyoruz, biz faniyiz diye, Tüm yetkileri onun eline geçebilir. 2019 da başkan olabilirse. Onun yerine başkasıda olabilir. Ondan sonraki süreçtede başkası olabilir. Şimdi biz kim olacağını bilmediğimiz 15, 25 sene sonra bütün bu yetkileri, eğer bu anayasa geçerse Bir kişide topluyoruz. Bunun adı Demokrasi olmuyor.

Yetkileri bir kişiye verirseniz, İşi niyetli biri bile ülkeli felakete sürükleyebilir. 2003 yılında TBMM kuruluşundan bu yana belkide en hayırlı ve en onurlu bir karar verdi. Hükümetten gelen ABD ile birlikte İngiltere ile birlikte, yani Batı Emperyalizmiyle birlikte Irak’a girme kararına HAYIR dedi. Hükümet teskereyi sundu. Dediki ‘Bizde girmek isiyoruz.’ Halbuki bizim orda bir çıkarımız yoktu. Çocuklarımızın bir çıkarı yoktu. Ülkenin geleceğinin bir çıkarı yoktu. Tam tersine 10 bin km ilerdeki Amerika Birleşik Devletinin çocuklarının bir çıkarı vardı. Bizim komşumuz olan müslüman ülkedeki çocukların hakkı olan ordaki petrol, enerji kaynaklarına, yada onların geleceğine batı el koyacaktı ve biz onun sadece aacısı olacaktık. Türkiye Büyük Millet Meclisi o zaman çok onurlu bir kararla, çok doğru bir kararla Irak’a girme teskeresini reddetti. Aslında modenr demokrasilirde anlatmak istediğim budur. Yani bir tarafta yürütme vardır. Yürütme meclise onaylatmak zorundadır. Meclis onaylasa bile eğer daha hala toplum tatmin olmadıysa, kafası yatmadıysa o zamanda o tarafta bağımsız bir yargının olması gerekirki, vatandaş kendini güvende hissetsin.

Eğer bu anayasa geçerse önümüzde Irak yerine yeni ABD nin hedefinde olan İran’a karşı bir saldırı bulunursa, yada işkal girişimininde bulunursa Türk Silalı Kuvetlerini İran’a sokma yetkisi sadece ve sadece 1 kişiye ait olacak.

Hep söylüyoruz ‘beşer şaşar’, ‘iye niyetle bile yanlış karar veridği zaman, onu denetlebelicek bazı mekanızmaların olması lazım. Bu da siyasetten bağımsız olacak ki, vatandaş eğer devletle ilgili bir itilaf yaşarsa. Vergi konusunda itilaf yaşarsa, İçra konusunda itilaf yaşarsa, Kamulaştırma konusunda, kenstel dönüşüm konusunda. Tarım konusunda bir itilaf yaşarsa orda devletle olan itilafına karşı hükümetten bağımsız, siyasetten bağımsız bir yargının olması gerekir. Ona güvenmemiz gerekir.

‘ÜLKENİN GELECEĞİNİ BİR MECHULE BIRAKMAK BİZE ÇOK SAKINCALI.’

Onun için bu anaya ülkemisin ve çoçuklarımızın geleceğini bir mechule birakmak bize göre çok sakıncalı onun için bu anayasa demokratik bir anayasa değil. Onun içinde bizim gönlümüzden geçen de HAYIR. Ve Daha özgün bir anayasının yapılması ve kuvetler ayrılığının var olması

Başkanliktan Parlamenter sitemden Başkanlığı geçen Dünyada hangi ülkeler var?

DÜNYADA 3 TANE VAR 1-GANA, 2-ZİMBABVE, 3-MALAVİ DİYE BİR ÜLKE

Parlamenter sistemden Başkanlık sistemine geçin Dünyada 3 tane ülke var onlarında izimlerini zor biliyoruz. 3 tane var. Gana, Zimbabve ve Malavi diye gelişmemiş, ez gelişmiş bile olmayan bu ülkeler dan Manavı Başkanlık sistemine geçtikten sonra nerdeyse parlamento yok haline geldi. Kararnamelerle yönetim haline geldi. Zimbabve Diktatörlüğe döndü. Gana da ise akra arkaya 2, 3 darbe oldu. Derbelerin 2 tanesi devlet başkanlığı,1 tanesi parlamento darbesi, tekrar bir darbe devlet başkanlığı sistemine geçti. Bunun dışında Modenr devletlerden devletleden parlamanter sistemden  başkanlık sistemine geçen bir ülke yok.

Ülkenin her hangi bir yerinde petrol çıkarsa petrolu alma ve işleme imtiyazına sahip. Hiçbir başka devletin başka şirketi oraya giremez. Geçen dönemde Türk Petrollerinin imtiyazını kaldırma yasası geldi. Çok mücede ettik. Ve o yasa yarım kaldı orda.

ABD TÜRKİYE DE BOR MADENİNİ PEŞİNDE.

Başka bir şey daha var Amerika Birleşik Devletleri Türkiye de BOR Madeninin peşinde. 20 sene 30 sene sonra bizim çocuklarımızın ondan sonriki 500 sene içersinde rahat edecekleri refaha kavuşacakları BOR madenlerinin dünyadakı yüzde 70 kısmı bizde Amerika buraya girmek istiyor. Onları almak istiyor. Değişik kakunlarla geliyor. Onların ellerine verilmek isteniyor.

Bundan 10 gün 15 gün önce gazetelerden okumuşsunuzdur.  Hem Türk Petrolleri, Hemde Eti Maden Şirketi Varlık Fonu denen bir fona devredildi.

Varlık Fonu TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimi dışında) Özel bir şirket gibi başına getirilecek kişilerin yargılamayacağı, eğer onları zarara uğratırsan yargılanılmaycağı bir yapı. Bizim denetimimizden çıktı. Olağanüstü hal var diye Olganüstü Hal Yasasından yetki alan KHK (Kanun Hükmünde Kararname) İnşallah ve İnşallah onlar geri alınır. Onlarda inşallah yabancılara açılmadan karadenizde ki petrolde, özellikle Anadolu da ki BOR madenleri de yabancıya gitmeden bir şekilde onlar geriye alınabilir.

Eğer bu anayasa geçerse ondan sonra Olağanüstü Hele gerek yok. Tek yetkili olan Cumhurbaşkanı sadece sekreterine “ Yaz Kızım..Bunlar Devredilmiştir. Yaz Kızım… Bunlar şu şirkete verilmiştir” diyerek bunlar elimizden çıkabilir.

YENİ ANAYASA CUMHURBAŞKANINA TÜRKİYE NİN İDARİ YAPISINI DEĞİŞTİRME YETKİSİ VERİYOR.

Çok tehlikeli gördüğüm bir bölüm işe Yeni Anayasa Cumhurbaşkanına Türkiye nin idarı yapısını tek başına değiştirme yetkisi veriyor. Türkiyenin bir yerini birleşitirp Özerk Hale getirebiliyor. İsterse Dıyarbakır’ı, Unfa’yı, Mardın’i bir araya getirip isterse Hakkari’yi getirebiliyor.

Çok yakın bir tarihte Sayın Cumhurbaşkanı Habertürk te Fatih Altay lı ile konuşurken orarda diyor ki.. “Başkanlık sistemi ile birlikte evet bunları beraber düşünmemiz lazım. Altı kavala üstü şişhane olmaz. Osmanlı da da eyaletler vardı. Kürddistan eyaleti vardı. Lazistan Eyaleti vardı. Yeni Türkiye Cumhuriyetinde eğer bu olursa, rekabet artar. “ diyor.

Dünyada eyalet, özerk yapılara ayrılmış ülkeler içersinde o ülkenin içinde bir tanesi kalmadı. Sınırlar belli olduktan sonra ayrılık ve dağılır. Sovyetler Birlii etnik yapıya göre örgütlenmiş bir SSCB idi, ekonomik sıkıntı yaşadığında dağıldı.

Yugoslavya aynı şekilde kendi içersinde etnik yapıya göre örgütlenmiş yapılar vardı merkezi yapı dağılınca bir birlerini boğazladılar. Binlerce gençler öldü ve dağıldılar.

Çekoslavakya: Aynı şekilde etnik yapıya göre şekillenmiş bir yönetimdi ve Cekoslavakya dağıldı. Çek Cumhiriyeti, Slovakya oldu.

Eğer bizde de bu yetki, yani idari yapılanmanın değiştirilmesi yetkisi bir kişiye verilirse ve Türkiye de de eğer bir federal yapı, bir özerk yapı ortaya çıkarsa bu ayrılmanın birinci aşamasıdır. Ondan sonra da bir daha tekrar bunlara toplamak bir araya getirmek mümkün olmayacaktır.

Sonu olarak tüm bu yetkiler, bu kadar önemli, bu kadar kritik bundan 100 yıl sonrasını bile ilgilendiricek kararların parlamentodan geçmeden, parlamentodan yetkisi olmadan, yada bağımsız yargı olmadan 1 tek kişile bırakılmasının çok büyük sakıncalı görüyoruz.Bunun adı Demokrsi değildir. Modern devlet değildir. Onun için biz bu yasaya HAYIR diyoruz.

Son Cümlemde şu 16 Nisanda HAYIR çıkarsa ne olur?

Hayır çıkarsa mevcut Cumhurbaşkanılğı makamı, mevcut cumhurbaşkanı görevine devam eder. Parlamento görevine devam eder. Hükümet görevine devam eder. Başbakan görevine devam eder.

24 DÖNEM ADANA MİLLETVEKİLİ ÜMİT ÖZGÜMÜŞ NEDEN HAYIR DEDİĞİNİ ANLATAN VİDEONUN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN ALTTAKI LİNKTE TIKLAYIN

Güncelleme Tarihi: 22 Şubat 2017, 21:37

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER