Azize Çeroğlu'nun yaptığı basın açıklaması şöyle:
“AİLELERİ PARÇALATMAYACAĞIZ.”
Özgecan Aslan, Şule çek, Ceren Özdemir, Gülistan Doku Pınar Gültekin ve daha binlerce kadın hepsinin hikayesi aynı. Sırf Hayır dediği için boşandığı, ayrıldığı istemedği kişi ile birlikte olmak istemediği için katledildiler, Boşanan kadınları Susturanlar boşananları ne pahasına olursa olsun engellemek için mecliste komisyonlar kuranlar, aileleri parçalatmayacağız.
“ÖLDÜRENERİ DEĞİL ÖLEN KADINLARI SUÇLAYANLAR SURUMLUDURLAR."
Aileler parçalatmayacağız diye dört bir yanda açıklamalar yapanlar; nafakayı kaldırtmak için yasa hazırlıkları yapanlar; koruma kararlarI, şiddete ilişkin koruma kararları almamızı sağlayan 6284 sayılı yasayı kaldırmak isteyenler, İstanbul sözleşmesinden devletin rızasını çekmesi için uğraşanlar, Öldüreni değil Öleni suçlayanlar, katilleri yargılamadan hak ettikleri en ağır cezaları vermeden toplum içinde bırakanlar katledilen kardeşlerimizin cinayetlerinden sorumludurlar.
“ERKEK ŞİDDETİNE KARŞI ACİL ÖNLEM ALINMALI”
Haftalardır, aylardır, hatta yıllardır “yasalar Etkin uygulanmıyor, erkek şiddetine karşı acil önlem alınmalı diyoruz” ancak, tüm bu çağrımıza karşı kulaklarını tıkayanlar İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya açıyorsunuz yasa İstanbul sözleşmesi hakiki güvencemizdir. İstanbul sözleşmesinide Hedef Alıp Gerçekleri söylemek sözleşmeden çekileceğini söylemek kadına yönelik şiddete kadına yönelik şiddeti teşviktir.
“BİZ KADINLAR KAZANACAĞIZ.”
Biz kadınların Susmaya, birbirimizi yalnız bırakmaya şiddetle yaşamaya ve de canımızdan olmaya hiç niyetimiz yok. Olmayanlarla buradayız, biz yasta değil isyandayız. evimizdeki işyerimizde ki memleketimizdeki tüm kadın düşmanları ile birlikte yaşamak için savaşacağız. örgütlenerek birbirimize kenetlenerek yaşamı elinden alınmış katledilmiş kız kardeşlerimizin yüzünü içimize yerleştirerek yaşamaya devam edeceğiz. Kadınların kanı ile yazılmış hiçbir hakkımızdan bizi mahrum bırakamayacaksınız. Cumhuriyetle kazandığımız haklarımızı kısıtlayan zihniyete hep birlikte karşı koyacağız. Cumhuriyet bir kadın devrimidir İstanbul sözleşmesini tartışmaya Açmak Cumhuriyet değerlerini tartışmaya açmak demektir.Hangi görüşten hangi düşünceden hangi etnik kimlikten olursa olsun toplumun her kesiminden kadınların yaşaması söz sahibi olması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Biz kadınlar isyanınımızla, büyük kararlılığımızla kazanacağız. Bizleri esir almanıza İzin vermeyeceğiz. biz kadınız. varız, eşitiz haklarımızın da bilincindeyiz. Biz kadınız. Direnişinde tam kendisiyiz. Bilmeyenlerede bildirmesini biliriz. direniyoruz. Kadın örgütlerini ve İstanbul sözleşmesini Hedef gösterenler tüm kadınların öldürülen tüm kadınların katilidir. Kadınların hayatını kendi çıkarlarınız için oyuncak yapamazsızın. yaptırmayız.
“EŞİTLİK SAĞLANAN KADAR MEYDANLARDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ.”
Yan yana gelerek dayanışarak, mücadele ederek, kazanacağımıza inanıyoruz. Hiçbir kadının saçının teline zarar vermeyene kadar, tam eşitlik sağlanana kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Bizler barışız. Kadının adı barıştır. Kadın olmadan hiçbir kapının açılmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz.
“KADIN OLMADAN HİÇBİR KAPI AÇILAMADIĞINI İYİ BİLİRİZ”
Sakarya siyasetinde yıllardır sağdan soldan nereden bakarsak bakalım hak arayışlarında yan yana duran kadınlarız. Biz kadınız. Kadınca siyaset yapıyoruz. Çünkü biz anayız. Bu anlamda gücümüzün farkına varmalıyız. Bu nedenle yine de diyorum Yaşasın kadınlar. Yaşasın insanlık. Yaşasın hak ve mücadelemiz.