18 Mayıs 2020 tarihinde Sedaş (Sakarya Elektrik Dağıtım A:Ş) nin taşeron firması çalışanları tarafından Pamukova / Eskiyayla Mahallesinde Yukarı Mahalle Mevkiinde bulunan Basrı Tosun’ların Tarlasının içine izinsiz elektrik direkleri diktirmişti.

Basri Tosun,  tarlalarına Sedaş Çalışanlarının direk dikim anlarında gelerek çalışanlara; “Bizim yerimize izinsiz elektirk direği dikemezsiniz.” demesine rağmen 3 adet elektrik direği diken Sedaş yerine Avukatları açılan davanın ilk savunmasında Tedaşı sorumlu gösterdi. Tarla sahibi ise benim yerimden direkleri bir an önce kaldırın” dediği dava Pamukova Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi.

İŞTE SEDAŞ IN ÇALIŞANLARI OLAY YERİNDE DİREKLERİ DİKMA ANI

Davanın açılmasına neden olan olayın 18 Mayıs ta başlayan anlaşmazlıklar nedeni ile bir türlü vatandaşın talepleri subut bulmamıştı. Sedaş ve yetkililerinin yaptıkları eylem bir türlü çözülmezken, Hatta davalı tarafından belli süreleri bilinçli olarak sürüncemeye bırakırkan dünyanın en hassas hakkı olan mülk hakkını bile dumura uğratacak haraketler ve savunmalar yapılmasına mahkeme itibar etmeden olaydan 3 ay 20 gün sonra 8 Eylül 2020 tarihinde açılan davayı kabul etti.

Sedaş tarafından yapılanlar vatandaşı mağdur ederken gidiş olayın buraya kadar geliş şekli ise şöyle:

18 Mayıs 2020 tarihinde Sedaş çalışanları tarafından Pamukova Eskiyayla Mahallesinde Yeni direk dikme çalışmaları sırasında, Saski tarafından da Su Havzası olanak ilan edilen yerden geçen yörede Vatandaşın yerine de izinsiz diktikleri direklerin yakınlardan geçen (Telsim Mobil Telefon aktarcılarına giden direkler varken) onların 3 metre karşısına yeniden direk dikmesinin bile manidar oluşudur.

Türkiye Elektrik Kurumunun (Tedaş’ın) denetimi ve gözetimi altında olmasına rağmen Sedaş’a verilen bu yapım işlerinin çok iyide denetlemediği, hatta denetim personelinin gözünden kaçtığı, vatandaşın arasizine bizaatihi SEDAŞ tarafından diktirilen direklerin denetlenmediği ya da gözlerden kaçırılmış olmalı ki, yakınlardaki

Basri Tosunların özel mülkleri olan arazilerine 3 adet direk geliyor. O direkler İzinsiz şekilde dikilebiliyor?

DİREKLERİN DİKİLDİKTEN SONRA SÖKÜLMESİ ZOR MU? YA DA SÖKÜLEMEZ Mİ?

Direkler mahkemelik olmadan örce,

1-Sedaş Şirketinin yetkilisi. Direklerin Temmuz ayında sökülmesi için programa alındığını elekronik posta ile bildirdiği halde. Bir türlü söz verilen zaman gelsede sökülmüyor. Hatta bildirimde SEDAŞ söz verdi deniyor.

İŞTE YAPILAN KADASTRO ÖLÇÜMÜ VE DİREKLERİN YERİ

İŞTE FOTOĞRAFLARLA YERİN ÜZERİNDE GÖRÜLEN DİREKLER BUNLAR

MAHKEME DE SORUMLU TEDAŞ DİYEN AVUKAT SÜRE GEÇTİ DİYOR

İDAREYE YAPILAN TÜM İTİRAZLARA KARŞI İLK GÜNLERDE NEDEN OLUMLU CEVAPLAR VERİLMİŞ ACABA?

Yine bu dava ile ilgili olarak haberini yazdığımız ve olay günü Pamukovahaber olarak olaya tanıklık ettğimizi de katarsak gerçekten çok garip bir olayla karşı karşıya olduğumuzu ve neden bu davaların bu kadar uzadığını siz okuyucularımaza ayrıntı şekilde yaşmak istiyoruz.

TÜM BELGELERİ İLE ANLATMAK GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ.

Yorum yapmadan gelişen durumu zaman açısından belgeleri ile anlatırsak.

1-Sadeş yetkilisi yapılan itirazlara (pandemi süreci ve İç İşleri Bakanlığı, Hıfzısihha kurulu kararları ile değişen İletişim yolları ve hak aramaları internet üzerinden de yapılan yazaşmalırın da her türlü belge olacanı düşünürsek;) 

AVUKAT NEDEN İŞLERİ ZORA SOKUYOR.

Sedaş Avukatı nın yaptığı ilginç savunmalardan biride TEDAŞ a atması

Bir diğeri ise zaman aşımı süreci vs.

Gerçekten biz de olaya tanık olarak katılmak istediğimizi belirten kişiler olarak olayı yakından takip ediyor ve gariplikleri paylaşmaya devam ediyoruz.

TEDAŞ KİMDİR, GÖREVİ NEDİR?

Şimdi İnternet te sözlüğe bakıyoruz. TEDAŞ kim diyoruz. Karşımıza çıkan kuruluşun hikayesi’ni TEDAŞ Resmi İnternet Sayfasında şunları yazıyor:

SEDAŞ AVUKATI BAKIN NE DİYOR.

“ İş bu davada, öncelikle zamanaşımı defi, süre, görevsizlik, yetkisizlik ve derdestlik itirazlarında bulunuyor, davayı kabul etmediğimizi bildiriyoruz.

Belirtmek gerekir ki müvekkil, dava konusu enerji nakil hattının sadece işletmeciliğini üstlenmiş olup, mülkiyet sahibi değildir. Bu nedenle mülkiyet sahibi ve kamulaştırma yetkisi olmayan müvekkile yöneltilen taleplerin müvekkil şirket yönünden öncelikle HÜSÜMETTEN REDDİNE, aksi durumda ESASTAN REDDİNİ TALEP EDİYORUZ

HÜSÜMET İTİRAZLARIMIZ

Sakarya Elektrik Dağıtım AŞ …. Tarihine kadar 233 sayılı Kanun Hükümet Kararname ve Şirket Ana Sözleşmesine göre sermayesinin tamamını TEDAŞ’a ait bağlı ortaklık kanununda bir devlet kuruluşu iken % yüz oranındaki hisselerinin taamen AKCEZ Enerji Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş ‘ne satılık özelleşitirilmiş. İş bu sözleşme ile SEDAŞ’a ait Enerji Nakil Hatların ve taşınmazların mülkiyetleri devredilmemiş, Enerji Nakil Hatları ve taşınmazların maliyeti Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş de…..

ALLAHIM SEN BU MİLLETİME SABIRLAR VER.

Allah aşkına biz bir gazeteci ve yüksek okul bitirmiş ve bir eğitimcı olarak hiçbir şey anlamadık. Büyük önder Atatürk ün “Köylü Milletin Efendisidir Dediği okuma yazma bile bilmeyen köylü ne anlar acaba?”

SAVUMANIN ÖZETİ BU

Şimdi köylünün bir tarlası var içinden birileri geçiyor. Geçen kişi geçtiği yeri birde işkal ediyor (Yani oraya bir araç bırakıyor. Bırakılan araç sizin mülkünüzü bozuyor, size zarar veriyor. Siz bunu yapmayın diyemiyorsunuz.) Şimdi mahkemeye dava açıyorsunuz. Adalet, hak, kukuk istiyosunuz. Hak ve hukuku temsil eden hukukçu bakın neler diyor.

Ben geçtim ama neden geçtim. ……

Ben geçtim ama sorumlu değilim. Çünkün benim üstümde başka kuruluş var. TEDAŞ o kuruluş bundan sorumludur. Onun için ben önce bu tür hak arama işlerini kabul etmiyorum...

Sebep ve gerekçeler de dikkate alınınca… zatan o tarladan geçen geçen benim müvekkilime karşı HÜSÜMET var… Yani düşmanlık yapıyorlar. Kim yapıyor? O arazinin sahipleri yapıyor. Yani o arazının sahipleri bizimle araıs iyi değil… O Yüzden dava kökten red edilip o vatandaşın tırnakları ile çalışarak biriktirerek açmış olduğu dava için verdiği paralar yetmez bu davada birde bize para ödemesi lazım… Bir daha akıl olusun... Davayı açmadan kapatın.

Birde: “Zaten geçmiş gitmiş direkler demir olduğu için sökülmesi zor. Unutmadan şunuda eklemek gerekirse… Oldu da bitti Maşallah olmuş”.

Vatandaş davayı açmak için süreyi geçirmiş. Neden o zaman hakkını aramamış. Şimdi kapatın gitsin…

ŞİMDİ BU SAVUNMANIN DAHA DA 3 SAYFADA UZUN UZUN HİKAYELİRİ VAR.

Bir gazeteci olarak. Bir insan olarak gerçekten eğer ülkemizde milletimizin hakkı huhuku bu şekilde savunlarla elden gidiyorsa Allah Yardımcımız olsun. Allah Milletimizi korusun demekten başka bir söz bulamıyorum.

DAVA AÇILMIŞ BİR KERE BAKALIM NE OLACAK …?

Pamukova da çok sayıda benzer olaylara örnek olacak bu dava artık açıldı. Mahkeme davayı kabul etti. Pamukova Asliye Hukuk Mahkemesinde 11 Şubatta duruşmalı olarak yapılacak ve herkese açık olan mahkeme mutlaka adaletin terazisinden geçip hak yerine bulacaktır.

Bu haberimizin sonunda son söylememiz gereken şudur. İyiki mahkemeler var. Ancak haksızlığı uğramış her kim olursa olsun. Çekinmeden hakkını hukukunu aramalı, hatta haklarını aramaktan çekinen insanlarımıza aydın insanlar yardımcı olmalı.

Bu tür haberleri basın daha çok gündeme getirmeli. Huzurlu bir toplum kendi kurumlarına güvenen, kendini vatanında özgür hisseden insanlarla olur.

Ülkemizin yetiştirdiği, Pamukova’mızın yetiştirdiği hukukçularımız, Pamukovamızın için yüksek düzeydeki adalet dağıtıcı insanlarımız var onların bu tür haberleri ukuduklarına inanıyorum. Sanırım özellikle Geç Gelen adalet yerine hada sağlıklı zamanında gelen ve vatandaşı mağdur etmeyen adaletlerin gelişmesinde katkıları olacaktır. En azından küçük bir hak aramak için yüzlerce tl para önerek hak arama yollarının önüde engel olan harçların askari düzeylere indirilimesi sağlanmalıdır.