banner392

MEDYA ÇILDIRMIŞ OLMALI

Hiç para getirmeyen işlerin başında medya geliyor. Özellikle medya’nın burjuvazi’nin eline geçtiği günden itibaren bu iş maalesef meslek olmaktan çıktı.
 
Medya patronları para kazanırken haberciler ise sadece kendi adlarını gazete veya internet sayfalarında görünmek için bu işin peşinde koşmaya başladılar.
 
Patronlar ise müteahhitlik işlerini daha iyi takip edebilmek için bir gazete çıkartıp kendilerine daha etkin bir yer edinme peşine düştüler.
 
Kurdukları medya da çalışacak muhabir buldular onlara birer tane kağıt üzerine “Basın kartı” yazılı aslında tanıtım kartı olan birde kart verdiler bu kişiler ise bu kartla kendilerinin her yere burnunu sokabilecek insanlar olduğunu sandılar ve sanıyorlar.
 
Muhabir denen bu insanlar koştukları haber karşılığında çay parası dahi olmayacak paralar aldılar. Aradan yıllar geçtikçe bu kartların karın doyurmadığını anladılar ama iş işten geçmiş oldu. Atı alan patronları Üsküdar’ı geçti.
 
Maalesef bugün birde kullanılan yandaş medya çıktı. Bu tür medya ise yukarılardan birileri ile anlaştı. Aşağıda elinde tanıtım kartı ile koşan muhabirini yukarıdakilerin talimatı doğrultusunda kullandı;
 
Hatta ülkemizde ajans olarak haber üreten çok sayıdaki ajans ta aynı duruma düştü. İktidarın yalaka’sı haline geldi.
 
Son günlerde başbakanın bu tür medya ile toplantı düzenleyip onlara şunu yazacaksınız, bunu yazmayacaksınız şeklinde talimatlar verdiğine de tanık oldu. Bu toplantıya ülkemizin sayılı ajansları da katıldılar ve orada biat ettiler.
 
Biat eden medya zaman zaman çocuklara taciz haberlerini bile mahkeme kararları olduğu için yazmadı, yazamadı. Bir ilimizde çok sayıda çocuk yaştaki insanlara taciz ve tecavüz olayları yaşandı bunları milletin öğrenmesi engellendi. Çocukların ruhsal durumları bahane edildi. Sapıklar ise korunarak halkın tepkisinden uzak tutuldular.
 
Artık insanların çoğu gazete ve gazetecilere inanmıyor. Hatta televizyonlardaki haberleri bile izlemiyor.
 
İlçemizde iki günden beri bir iki haber üzerine insanlar panik yaşadı. Bu iki örnek haberde birinde ilçemize bir trenle gelen bombacı sözde bir vatandaşla tartışmış, tartışan vatandaş ise varmış emniyete gelmiş. Emniyette birde ne görsün tabelada o tartıştığı bombacı terörist in fotoğrafını germez mi?
 
Amanın.. hemen buna tanık olan kişi haber olarak yazıp ulusal medya ya kadar ulaştırmaz mı?
Hadi bakalım Pamukova da bombacı arama çalışmaları, yol boyu petrollere aranan bir teröristin resimleri asılarak önlemlerin alınması ile işler daha da vahim hale gelir. Pamukova da gelen çok sayıda terör uzmanı ekip şüpheli buldukları kişileri toplayıp sorgulama ve peşinden suçsuz günahsız kuaföre gitmiş bayanları izlemeye alma ve onların ifadelerine başvurma heyezanı ve tabi sonuç sıfır elde var sıfır. Sonra hiç bir şey çıkmaz.
 
Ama hala Pamukova bu dedikodu haberi ile ilgili konuşuyor. Pamukova da bombacı aranan terörist geldi mi, gelmedi mi?
 
Birde iki gün önce Üç evler mevkiinde herkesin tanıdığı Recep Ay hani şu sokaklarda gezen, kahvelere gidip kahvecilere yardım eden eline süpürge alıp onlara yardım sonucu çaylarını içen zavallı insan,
 
Gecenin bir yarısı taa Üçverler köyüne kadar gitmiş ve otoyolda araba çarpması sonucu hayatını kaybetmiş adam.
 
Bir internet sitesinde haberini görünce önce şaşırdım ve sonra sinirlendim. Recep in ölüm haberini ilk biz yazmıştık. Recep i çocukluğumdan beri tanıyan biri olarak “Pamukova Recebi ni kaybetti” demiştik.
 
İşte o haber başka bir internet sitesinde “Akli dengesi yerinde olmayan biri nin arkasından araba çarptı” diye yazılmış.
 
Halbuki Recep herkesin bildiği gibi hayatı boyunca bekar yaşamış kafası esince ailesinin evine gitmiş kızınca eve gitmemiş iyi havalarda Pamukova nın kuzey bölgesinde bağlarda yatmış, bulduğu bir sığınakta uyumuş, lokantalar ona yemek vermiş, birde sigara veren olmuş. Böyle çok sayıda her şehirde olan yalnız insanlar gibi yaşamış, hiç bir zaman birine saldırdığına tanık olunmamış, hatta bir zamanlar dere başında bir kulübede yatarken gençler onun parasını almak için gece yarısı dövüp yaralamışlar cebinde bulunan üç kuruş demir paraları aldıkları halde Recep günlerce yaralı gezip şikayetçi bile olmamış.
 
Şimdi de gece yarısı kimler götürdü belli değil Cihadiye köyünde o akşam çay içerken görenler var. Çihadiye köyüne Recep’i kim götürdü, Daha sonra da Üçevler mevkiinde Recep ne yapıyordu. Onu bilen yok.
 
Tabi gece yarısı trafiğin hızlı olduğu yoldan geçerken önce Tır ı geçip arkadan gelen otomobilin vurması sonucu hayatını kaybettikten sonra. Abileri olan Şahin Ay emniyete çağrılıp olay anlatılır. Devlet hastanesindeki kardeşlerinin hayatını kaybettiği söylenir.
 
Zaten eve seyrek gelen Recep için diğer kardeşi ise şikayetçi olmadıklarını söyler.
Peki şimdi akli dengesi yerinde olmayan adam mı gece yarısı araba çarptığı için hayatını kaybetti. Yoksa zavallı kendi halinde bir adan mı hayatını kaybetti.
 
İnsaf doğrusu Medya artık çıldırmış olmalı. Duyduğunu birazda süsleyip hikaye haline getirerek yazıyor. Diriye saygısı olmayan toplumlardan ölüye saygı beklemek aptallık olur.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.