banner392

MHP Olağan Kurulunda İl başkanı Bülbül çarpıcı açıklamalarda bulundu.

MHP’nin 10. Olağan Genel Kurulunda siyasi konuşmalar için kürsüye gelen İl Başkanı M. Levent Bülbül çok çarpıcı ve sert eleştirilerde bulundu.

 Pamukova da Halk Eğitim Müdürlüğü Toplantı Salonunda yapılan Genel kurulda yönetim değişti. 110 üyenin oy kullandığı kongrede divan başkanlıklara İl Başkanı M. Levent Bülbül başkan, Abdullah Bolal ile Fatih Pervan katip üyelik yaptılar.

İstiklal MHP’nin Pamukova ilçe Olağan Genel Kurulu saygı duruşu ve istiklal marşı okunarak başlandı.

Genel kurulda faaliyet Raporunu okuyan eski başkan Orhan Sezer başkan adayı olmayacağını açıkladı ve kürsüden inerken adeta veda etti. Salonda ki partililerden alkışlar aldı.

Bülbül, Milliyetçi Hareket Partisi’nin 16 Nisan Referandum öncesinde inisiyatif aldığını bu inisiyatif sayesinde evet çıktığını referandum sürecinde Milliyetçi Hareket Partisi olarak etkin bir rol oynadıklarını söyledi.

İŞTE İL BAŞKANI M. LEVENT BÜLBÜL’ÜN KONUŞMASININ TAMAMI ŞÖYLE

‘MHP 16 Nisan da Çift Başlılığın Kaldırılması için Rol almıştır’

16 Nisan Referandumu Türkiye de çok önemli değişikliklerin gerçekleştiği bir gün olmuştur. Bu referandum sürecinde de Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye de Çift Başlılığın Ortadan Kaldırılması, Ortaya çıkan Fiili durumun ortadan kaldırılması ve Türkiye’nin bir daha özellikle 15 Temmuz Darbe Girişimi gibi süreçlerin bir daha yaşanmaması için devletin içersinde başka yapıların devlet düzeninden kopuk başka bağlantılarla başka emir komuta zincirleriyle hareket eden başka yapıların hakimiyetini ortadan kaldırmak için bu referandum sürecinde etkin bir rol oynamıştır

‘16 Nisan Referandum Seçimi Devlet Bahçeli’nin çağırması ile başlamıştır’

11 Ekimde Genel Başkanımız, liderimiz Devlet Bahçeli’nin çağırmasıyla başlayan süreç halkımızın bu sürece referandum sürecinde de evet tercihini baskın bir şekilde yaptığı bir şekilde neticelenmiştir.

Burada Milliyetçi Hareket Partisi olarak bir ülkemizin geleceği için, milletimizin geleceği için, Cumhuriyetimizin  ve Türklüğün bekası için evet dediğimizi bildirmiştik.

‘MHP Evet için İnisiyatif almıştır’

Referandum Sürecini değiştirmesi umanlar, Türkiye’nin dışında bu meseleye büyük bir tedirginlikle bakanlar ve özellikle Türkiye düşmanları, PKK’sından, FETÖ, DHKP sinden diğer terör örgütleri ve IŞİD ine varıncaya kadar tamamı bu süreçte Milliyetçi Hareket Partisinin almış olduğu inisiyatifi ve bu anayasa değişikliğine evet denmesinin önünde ciddi bir engel oluşturmak için çaba sarf etmişlerdir. Bu dünya çapında yaşanan birçok gelişmeyle teyit edilmiştir. Biz biliyoruz ki PKK’nın ağzından bir söz çıkıyorsa o söz sadece PKK’nın ağzından çıkan bir söz veya kafasında oluşturduğu bir metin değildir.

‘ PKK’nin lider Kadroları Konuşuyorsa onları arkasındakilerin sözleridir’

Eğer PKK’nın lider kadroları konuşuyorsa onların sözü onların arkasındaki odakların, onları besleyen ve onları Türk Milletinin başına bela edene güçlerin sözleridir.  O sözler onun için önemlidir.

Onlar bu meseleyi sadece anayasa referandumundan ibaret değil, bu meseleyi Milliyetçi Hareket Partisinin devlette bir inisiyatif almasının doğuracağı sonuçlar olarak değerlendirmişler ve bu sonuçların PKK açısından felaket olacağını ve Türkiye ile ilgili olarak farklı amaçlar içersinde olan, farklı gayeler içersinde olan yapılarında felaket olacağını düşünerek hiddetle karşı çıkmışlar ve bunun gerçekleşmemesi için çaba sarf etmişlerdir.

‘15 Temmuz Darbe girişimindi bulunan Fetö MHP yi boşa çıkarmak için uğraşmıştır’

Aynı şekilde bugün dünyada hakim yapıların maşası konumunda olup 15 Temmuz Darbe girişiminde Türkiye’nin başına bela olan o fetö nün Türkiye de ki ve dünyadaki tüm uzantıları, bütün sermaye yapısıyla birlikte Türkiye de Milliyetçi Hareket Partisinin almış olduğu inisiyatifin boşa çıkartılması için büyük bir çaba sarf etmişlerdir.

Bu odakların, yani batıda belli çevrelerin ve diğer sizlerinde malumu olan yapıların, Basın Yayın Organları, Sivil Toplum Örgütleri ve baskı gurupları üzerinde oluşturduğu etki neticesinde Türkiye de adeta dünyanın tamamına karşı Türk Milleti bu referandum sürecinde varlık mücadelesi göstermiştir.

‘Bu dönem de Barzani Paçavrası da göndere çekilmiştir’

Çok tabidir ki bu referandum neticesini belirleme noktasında çok önemli bir yer teşkil eden Milliyetçi Hareket Partilileri etkilemekte bu referandumun en önemli işlerinden birisi olmuştur. Bunu etki altına almak için birçok şey ortaya çıkmıştır. Referandum sürecinde efendim, bu zamana kadar hiç alışmamış bir Barzani paçavrasının Türkiye de bir hava alanında dalgalandığı, göndere çekildiğini görmüştük.

Anayasa Paketi içersinde bir tek kelimesi veya bir harfi yer almamasına rağmen eyalet ve federatif sisteme ilişkin en ufak bir açık kapı bırakılmamış olmasına rağmen (bu MHP’nin zaten varlık sebebidir) Eğer üniter yapı söz konusu değilse o zaman Milliyetçi Hareket Partisi varlığını devam ettirmesinin bir anlamı kalmaz. O noktada da Milliyetçi Hareket Partisi’nin taahhüdü ve teminatı altında olan Milli, Üniter yapının sanki bozulacağı noktasındaki dedikoduları ve evhamları canlandırırcasına bir belediye başkanı çıkmış “İstanbul’a özerklik verilir mi acaba” demiş. Bir baş danışman çıkmış, “ efendim şehirlere özerklik verilse yerinden yönetim ne güzel olur” demiş. Fakat bunların ilişkilerine ve bağlantılarına baktığımızda da bugün evet cephesinde mücadele eden Cumhurbaşkanının, Başbakanın da dışında o kendi yapıları içersinde, farklı angajmanların içersinde olan farklı bağlantıları olan insanlar oldukları ortaya çıkmış.

MHP içersinde olduğu iddia edilen bazıları da MHP nin tuzağa düşürüldüğünü söylemişlerdir’

Milliyetçi Hareket Partisinden olduğunu iddia eden, geçmişte milletvekilliği yapan, sonra partiyle ilişiği kesilen hiç utanmadan, sıkımlardan kalmışlar HDP nin, PKK’nın evet vereceğini ve eyalet sisteminin ortaya çıkacağı böyle bir yapının referandum da gizli bir anlaşma içersinde olduklarını ve bunda Milliyetçi Hareket Partisini tuzağa düşürdüklerini dahi hayasızca, şerefsizce şerefsizce iddia etmişlerdir. Arkadaşlar. Bunlara hep beraber seyrettik.

“Fakat referandum neticelerine baktığımızda bir şey ortaya çıktı’ “

Şöyle bir hesap yapılması lazım Adalet ve Kalkınma Partisi evet diyorsa, HDP evet diyorsa, PKK evet diyorsa, Barzani de evet diyor diyorlar. O zaman Güney doğunun belli vilayetlerinin sandıkta evetlerin patlaması lazım. Değil mi? Bunun doğal neticesi bu olmalıydı. Ne çıktı arkadaşlar, baskın bir şekilde o denilen, tahmin edilen vilayetlerde bansı bir şekilde hayır çıktı. O zaman Milliyetçi Hareket Partisi tabanına operasyon yapmak için HDP evet diyecek, PKK evet diyecek, MHP tuzağa düşürüldü. Onların eyalet sistemine yönelmesine zemin hazırlandı diyen bu işin içersinde yoğun olarak kullanılıyor diyenlerin bu milletten. Bu hareketten özür dilemesi gerekmiyor mu, Niye bizim safiyane duygularımızla oynadılar. Bunu söyleyen insanlar PKK uzmanı, bunu söyleyen insanlar milli bir düşünceye sahip, bunu söyleyen insanlar Türkiye de Milli Güvenlik uzmanı olarak bilinip halkın tamamının itibar ettiği insanlar olduğu için, insanlarımız hakikaten şüpheye düştüler, gerçekten böyle bir şey olur mu diye. Ama neticelere baktık ne oldu. Onlar işin farkındaydılar. Onlar bırakın eyaleti,federasyonu Milliyetçi Hareket Partisinin içersinde oldu bir şeyde nefes dahi alamayacaklarını bir damla oksijen dahi onlara gitmeyeceğini farkında olarak gittiler o referanduma, o ilgili yerlerde çatır çatır hayır oyunu verdiler. Bunları gördük.

“Ülkücü hareketin olduğu yerde bu milleti bir şey olmaz”

Ülkücü hareketin olduğu yerde bu milleti bir şey olmaz. Milliyetçi Hareket, Ülkücü Hareket bu milletin arlığı içindir. Ve geleceği için inisiyatif  alır.

Dün Milliyetçi Hareket Partisinde siyaset yapanların bir kısmı Milliyetçi Çalışma Partisi varken 1991 de Milliyetçi Çalışma Partisi başındaki başbuğ Alparslan Türkeş Doğru Yol Partisiyle, Sosyal Demokrat Halkçı Partisiyle birlikte yer aldığı koalisyona ve içersinde SHP’nin o dönemde bilenler bilir Halkın Emeği Partisi, Leyla Zanalar, Orhan Doğanlar, bütün Kürtçü PKK lı ne kadar vekil varsa bunların içinde olduğu SHP nin bulunduğu koalisyon o neden güven oyu verdi diye partimizin içinden başka bir parti çıkardılar arkadaşlar.

Bunu unutmuyoruz

O zaman söylenenler şuydu. “Başbuğ Alparslan Türkeş Türk Milliyetçiliğinin mücadelesinin fanisi, kurucusu Alparslan Türkeş davasını satmıştır. Davasına ihanet etmiştir. İlahi kelimetullah davasından sapmıştır.  Nizamı Alem davasını terk etmiştir.”diye ithamlarda bulunarak başbuğumuza karşı büyük haksızlıklar içersinde büyük iftiralarla kendi siyasi zeminlerini oluşturmaya çalışılar. Nihayetinde, Milliyetçi Çalışma Partisi o zaman güven oyu verdiği hükümette ihtiyacı olmamasına rağmen güven oyu verdiği o hükümette 90 lı yıllarda ilk defa PKK’nın siyasileşme imkanı bulduğu o meclis tablosunda Leyla Zana’ları, Orhan Doğanları kusturdu. MHP’nin MÇP’nin güven oyu verdiği bir hükümetin içinde biz yer almayız deyip oradan ayrılmasına sebep olup arkasından o çok meşhur görüntülerin meclis önünden enselerinin polis tarafından tutulup arabanın içersine tıkılıp 2000 lı yılların ortalarına kadar bir daha nefes alamayacak noktaya getirildiği bir süreci hep beraber yaşadık.

O günlerde Başbuğumuza hiç hak etmediği iftiralara atanlar milletimizin kafasını bulandırdılar. Bu hareket üzerinden bu hesapları yapanların akıbetleri hayır olmamıştır arkadaşlar.

Bakın hepsini takip edin. Pamukova ilçemiz, Sakarya ilimiz, Türkiye vatanımız olarak bu insanların hepsini takip edin. Bunların akıbeti hayır olmaz. Bu dava şehitler yatağıdır. Bu davaya yalanla, iftirayla engel olmaya çalışıp akıl çelmeye çalışıp insanlardan bir şekilde bir şeyler koparmaya çalışmak için çalışanlar, bir şeyler devşirmeye çalışanların akıbeti felakettir.

ŞU AN HDP DİYE BİR SİYASİ HABERET VAR MI?

Yine aynı şekilde bahsettiğim 90 döneminin benzeri bu dönem yaşanmadı mı? Hani Dördüncü parti olmuştuk, HDP 59 Milletvekiliyle bizim önümüze geçmişti, HDP diye bir siyasi hareket kaldı mı arkadaşlar, Mecliste böyle bir yapı var mı?

Ne diyorlar: “ Devlet Bahçeli eline dosyalı aldı eline çıktı sarayla görüştü. Arkasından bizim ne belediye başkanımız kaldı. Ne milletvekilimiz kaldı dışarı da” diyorlar.

BÜLBÜL, SÖZLERİNİN SONUNDA

“Bütün unsurların oluşmasında Milliyetçi Hareket Partisi vardır. Milliyetçi Hareket Partisi nerede varsa ülkesi için vardır.” Dedi

Pamukovahaber.com 

Güncelleme Tarihi: 24 Nisan 2017, 09:40

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER